CHP Grup Başkanvekili Köksal, gündemi değerlendirdi.
CHP Küme Başkan Yardımcısı Burcu Köksal, “Atatürk’ün geri aldığı Cumhuriyetimizin simgesi Alsancak Limanı satılamaz ve satılamaz. Bu satış gerçekleşirse İzmir’in simgesi olan Alsancak böylesine stratejik bir noktada 90 yıl sonra yabancıların eline geçecek. Derhal bu yanlıştan dönün.” dedi.
Köksal, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, üniversite sınav sonuçlarının açıklanmasıyla birlikte konut sorununun da ülke gündemine geldiğini söyledi.
Devlet yurtlarında 825 bin öğrencinin kalabildiğini kaydeden Köksal, üniversite öğrencilerinin ancak yüzde 20.49’unun yurtlarda kalabildiğini söyledi. Maliyetler nedeniyle öğrencilerin yurt sıkıntısı çekeceğini belirten Köksal, Genç ve SporBakanlıktan bu konuda gerekli tedbirlerin alınmasını istedi.
25 Temmuz’da TBMM Genel Delegasyonu’nun muhteşem bir toplantı için toplandığını hatırlatan Köksal, 85 milyon insanın sıkıntı yaşadığı bir dönemde Meclis’in tatile girmemesi gerektiğinin altını çizdi. Köksal, “Salı günü Meclis Genel Kurulu toplanacak ve vatandaşın sesi olmak için zamları, ekonomik krizi, ağır vergi yükünü konuşacağız ve çözüm arayacağız.” dedi.
Kahramanmaraş’taki sarsıntıların bilançosunun hükümetin beceriksizliğinden çok daha ağır olduğunu savunan Köksal, Türkiye Tek Yürek Harekatı’nda toplanan 115 milyar liranın akıbetini bilmediklerini söyledi. TBMM’nin tatile girmesine birkaç gün kala kabul edilen yasa teklifiyle depremin ekonomik kayıplarının telafisi için çeşitli düzenlemeler getirildiğini belirten Köksal, şunları kaydetti:
“Hatırlarsanız bir zamanlar IBAN paylaşıyorlardı. Halkın artık bu tuzağa düşmediğini gördüler, ‘Bağış yapmazsanız vergi ödeyeceğim, aldığımı alacağım’ yasasını çıkardılar. bir yol’ diyerek seçim döneminde harcamalarının yükünü vatandaşın sırtına yüklüyorlar. Motorine bu akşam bir zam daha yapılacak. ÖTV ve KDV’deki artışla zaten zamlanan akaryakıta 1 lira 55 lira zam yapılacak. kuruş, ülkeyi satıyorlar, körfez ülkeleri ile ülkenin kazanımlarını, kurum ve kuruluşlarını nasıl satacaklarını pazarlıyorlar, ancak her zamanki gibi Türkiye Cumhuriyeti bu pazarlıktan zarar görüyor. Katar Emiri, Dünya Kupası final maçı karşılığında kendisine Togg hediye etti. Oynanan futbol topunu aldı. Şaka gibi. Şaka olsa gülerdim ama maalesef doğru.”
Lozan Antlaşması’yla kapitülasyonların kaldırılması sonucu Atatürk’ün kamulaştırdığı Alsancak Limanı’nın Araplara satılmaya çalışıldığını anlatan Köksal, 19. yüzyılda İzmir Limanı’nın İstanbul’dan bile daha değerli olduğunu söyledi. Osmanlı imparatorluğu. Limanın Atatürk tarafından İngiliz ve Fransız tüccarlar tarafından satın alınıp millileştirildiğini anlatan Köksal, “Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, İzmir Alsancak’ın satışı için Araplarla görüşmeler yapıldığını açıklıyor. Cumhuriyetimiz Atatürk’ün geri satın aldığı Alsancak Limanı satılamaz ve satılamaz.Türkiye’nin simgesi olan ve böylesine stratejik bir noktada bulunan Alsancak 90 yıl sonra yabancıların eline geçmiş olacaktır.Bu yanlıştan derhal dönün. ” dedi.
“Çalışan emeğinin karşılığını almak ister”
Köksal, emeğinin ve emeğinin karşılığını alamayan personel ve memurlara yük olduğunu savunarak, en uzun çalışma saatlerinin Türkiye’de olduğunu öne sürdü.
Köksal, uzun çalışma saatlerine rağmen memurların halen yoksulluk sınırının, asgari ücret alanların ise açlık sınırının altında maaş aldığını belirtti. ifadelerini kullandı.
Türkiye’de ikamet izni bulunan yabancıların sayısının 1 milyon 268 bin 692, geçici müdafaa kapsamındaki Suriyeli sığınmacı sayısının 3 milyon 320 bin 516 olduğunu, resmi kayıtlarda kayıtlı olmayan mültecilerin de bulunduğunu aktaran, Köksal, “Artık ülke olarak bu yükü taşıyamaz hale geldik. Geldik. Millet gün geçtikçe fakirleşiyor. Geçim sıkıntısı, fiyatlar cebimizi yakıyor. Zor durumdayız. Bu ağır ekonomik tablo karşısında mültecilerin yükü vatandaşların sırtında.Vatandaşlar soruyor, “Bu mültecilerin yükünü daha ne kadar omuzlarımızda taşıyacağız?”
“İtibar kurtarılamaz” diyen yiğidin soğana muhtaç olduğunu belirten Köksal, “Emeklilere, asgari ücretlilere, memurlara verilen sadaka gibi zamlar vergi artışlarına, zamlarına karşı duramadı. ürün ve hizmetlerde. tekrar yerinde.” dedi.
Bugünlerde yargıda yangın olduğunu savunan Köksal, hakim ve savcılar KHK’larının çıktığını belirterek, “İktidarın yargıyı dizayn etme çabaları bu günlerde gözden kaçmıyor” dedi. söz konusu. Köksal, kararnamede farklı atamaların olduğunu iddia etti.
Hukukun gereklerini yerine getirmeye ve işini hakkıyla yapmaya çalışan hakim ve savcıların önüne geçilmeye çalışıldığını belirten Köksal, “Yargıyı döndürmeye çalışanlara karşı mücadelemiz dün olduğu gibi bugün ve yarın da devam edecektir. Yargıyı muhalefete sopa olarak kullanmaya çalışanlar ve onu siyasallaştırmak isteyenler arka bahçesine attı.” ifadelerini kullandı.